Roma döneminde zeytinyağı, kandil yağı olarak kullanılmasının yanı sıra temizlik, güzellik ve sağlık amacıyla da kullanılmıştır. Bu nedenle salonda ½ ebatlarında küçültülmüş klasik bir Roma Hamamı’nın mimari kesiti sergilenmektedir.
Ortalama bir Roma vatandaşı için öğleden sonra halk hamamlarına gidip yıkanmak günlük rutinin değişmez bir parçasıdır. Hamama giden Romalı bir vatandaş ilk önce sıcak su ile yıkanmakta ardından vücudunu yağ ile ovdurmaktaydı.
Romalı yazar Genç Plinius “Yağlandım, jimnastik yaptım, banyoya girdim” diyerek hamamda yıkanmanın temel aşamalarını özetlemiştir.
Galenus yıkandıktan sonra sürülen yağın gözenekleri kapatarak fazla havanın nüfuz etmesinin engellediğini böylece cildi kuruluktan ve zararlı rüzgarlardan koruduğunu belirtmiştir.
Sabun İmalatı
İşlev yönünden günümüz petrolüyle karşılaştırabileceğimiz zeytinyağı, yiyecek ve aydınlanma dışında sabun yapımında da kullanılıyordu. Bu nedenle salonun diğer bölümü sabun imalatıyla ilgili temel araç ve gereçlerin sergilenmesine ayrılmıştır. Özellikle düşük kalitedeki zeytinyağının antik dönemde sabun yapımında kullanıldığı bilinmektedir.
Gözyaşı Şişeleri
Bu dönemde ölülerin arkasından akıtılan gözyaşlarının bu şişelerde biriktirilerek mezarlarına birlikte gömüldüğünü biliyoruz.
Bu müzede bu reyonda bulunmalarının sebebi ise; savaş kazanmış güçlü komutanların veya Gladyatörlerin bedenlerinden zeytinyağı ile karışmış terlerinin sıyırılarak bu şişelere doldurulmuş yağları Romalı asilzadelerin büyük bedeller ödeyerek satın aldıkları ve bu karışımı kendi bedenlerine sürerek onların gücünün kendilerine de geçeceğine inandıklarına dair bir halk efsanesine atıftır.